sarıkaya bahasa Inggris
- sarıkaya, kıbrısçık: sarıkaya, kıbrıscık
- sarıcalı, jabrayil: sarıcallı, jabrayil
- rumelifeneri, sarıyer: rumelifeneri, istanbul
- sarıağı, aksarayl: sarıağıl, aksaray
- sarıbalta: sarıbalta, Çemişgezek
- sarıcalar: sarıcalar, saatly
- sarıcasu, kumluca: sarıcasu
- yuxarı sarıcalı, tartar: yuxarı sarıcalı
- kaya: abound; abundance; abundant; affluent; coon; in the chips; in the money; luxuriant; made of money; of wealth; rich; rich and populous; wealthy; well off; well-heeled; well-off; monied; easy; full-bo
- sar: search and rescue distress
- sar sar, machiyan: sar sar, machian
- campuran kaya: rich mixture
- cepat kaya: be minting money
- gas kaya: wet gas
- hidup kaya: see better day